Cemalsiz kemal olmaz!..
~~ 1 ~~
Kur’an, namütenahi hakikatlerin mecmua-i kübrasıdır.
~~ 2 ~~
Saadet, sermaye-i ömrümüzü dem-i vuslatta harcayabilmektir.
~~ 3 ~~
Varlıksız vardan sıyrılarak, var olan varlığın varlığıyla varlıklanmak bahtiyarların kârıdır.
~~ 4 ~~
Uçan kuşların kanatları,
uğuldayan rüzgârın sesi,
akan derelerin şırıltısı,
dağlar, taşlar, ağaçlar,
gök, yer, bütün kainat
“O”nun ismini fısıldaşırlar.
~~ 5 ~~
O kimdir?
İsmi enîsdir.
Elinde alem,
Hâli mûnistir.
Mefhar-i âlem,
Ne ben, ne sendir.
Hulk-il hasendir.
~~ 6 ~~
Hiçbir şeye kıymet vermiyenler (bir gün gelir ki) kendi kıymetlerini de kaybederler.
~~ 7 ~~
Güzel söz ve güler yüzde keramet var.
~~ 8 ~~
Hilkat-i şakiledeki asliyeti asaletle muhafaza edebilmeye, erlik denir.
~~ 9 ~~
Kerem sarayının ihsan kapısına giden yolu gâhi bulur, gâhi kaybederiz.
~~ 10 ~~
Vücudu sarsılarak gülenlerin,
dizlerini döverek ağlamaları pek yakındır.
~~ 11 ~~
Aklın ayağının bağlandığı yerlerde kalbin kanatları açılıyor.
~~ 12 ~~
Bizler, nazarları dokunduğu eşyayı titreten ecdadın torunları, ne yazık ki burnumuzun ucunu göremeyecek hâle düşmüşüz.
~~ 13 ~~
Fırsat kuşunu akıl doğanının pençesine düşürenler, gayret elleriyle tüyleri yolarlar, bahtiyarlık sofrasını kurarlar.
~~ 14 ~~
Bir milletin fertleri içinde fedakârlık ruhu, kahramanlık duygusu yaşadıkça o milletin millî bünyesi sağlamdır. Tarihî mefahirini devam ettirebilir.
~~ 15 ~~
Ahlâksızlığın barındığı yerde iman aranmaz.
~~ 16 ~~
Nefsim günahtan korkmuyor, saldırıyor. Ben ona mâni olamıyorum. Güçsüzüm, mağlup düşüyorum.
~~ 17 ~~
Kim kiminle (ve ne ile) yatarsa, onunla kalkar.
~~ 18 ~~
Heyecan; maddede kuvvet, manada zafiyettir.
~~ 19 ~~
Beşeriyet hâli ile insan her an günah işleyebilir. İşlediği günahtan tevbe ile dönmemek daha büyük günahtır.
~~ 20 ~~
Kendi başarılarının propagandacısı olanlar, yeni başarılar elde edemezler.
~~ 21 ~~
Her güzelin bir güzele meyli var.
~~ 22 ~~
Perdesiz güzelin güzelliği hemen soluverir.
~~ 23 ~~
Önce borçlarımızı ödeyelim, sonra sadaka verelim.
~~ 24 ~~
Kış güneşi gibi yandan vurup, ot yeşertmez olmayınız!...
~~ 25 ~~
Kapısı kapalı duran zenginin kalbinin açıklığı şüphelidir.
~~ 26 ~~
Şekilsiz manayı beğenmiyenler, manasız şekillerin altında kalırlar.
~~ 27 ~~
Hediyeleşmeyi sevenler için sevişmek en güzel hediyedir.
~~ 28 ~~
Hamiyet kanatları açılmamış zenginlerin, değirmencinin yük katırından farkı yoktur.
~~ 29 ~~
Cezasız kalan suçlar, suçsuza verilen cezaya keffaret olamaz!..
~~ 30 ~~
Dili ile kalbi bir olmayanlar dost sahibi olamazlar.
~~ 31 ~~
Hakikatsız sözde, düşüncesiz sükûtta, manasız düşüncede hayır yoktur!..
~~ 32 ~~
Arzuları, ucuz düşünceler peşinde olan başların ayakları çamurlar içindedir.
~~ 33 ~~
Görünen her varın varlığı bizzat değil, bilvasıtadır.
~~ 34 ~~
En hayasız yüz, herkesten her şeyi isterken Allah’a yüz dönmeyen kimsenin yüzüdür.
~~ 35 ~~
Fikir ağaçlarının gövdeleri kurusa da köklerinden yeni filizler fışkırarak fidanlaşır.
~~ 36 ~~
En güzel tedbir, yapılacak işte kalbin ihlaslı bir niyete sahib olabilmesidir.
~~ 37 ~~
En muzaffer kumandan, nefsine yapılan fenalığı hoş görebilen insandır.
~~ 38 ~~
Rahmet bulutlarla kayarak gelir, rüzgârlarla kanat çırpar, yerlerden fışkırır... Bir bakarsın güzellerin nazarlarından, erenlerin mezarlarından etrafa saçılır, denizlerde dalgalanır, ormanlarda şarkı söyler, dağlarda gezer... Uğramadığı yer, girmediği şehir yoktur.
~~ 39 ~~
Her şey siret-i maanîden suret-i eşyaya tezahür edince ism-i İlâhî’den bir tanesi veya birkaçı ile hüviyet bulur. Bu tezahüre “oluş” tâbir edilir.
~~ 40 ~~
Yüzünü yere koymayan yüz üstü düşer.
~~ 41 ~~
Kim ki mahlûk-u Huda’dır incitmek hatadır.
~~ 42 ~~
Ahmaklara göre beşikle mezar arasında yıllarca mesafe vardır. Akıllılar için onlar iki yakın komşudur, bazan iç içe bulunurlar.
~~ 43 ~~
Eski dostlarla dostluğumuzu muhafazaya çalışmak, yeni dostlar kazanmaktan hayırlıdır.
~~ 44 ~~
Bidayetinden ve nihayetinden habersiz olduğu hakikatleri inkâr edenler, nihayet-i hâli korkunç zararlar doğuran bir yola girmişlerdir.
~~ 45 ~~
Beklemesini bilen kazanmasını seviyor demektir.
~~ 46 ~~
Celâl’in kemâli, cemalin zevaline sebep olmadığı gibi, Cemâl’in kemâli de celâli zevâle erdiremez. Şu halde cemâl ve celâl mutlak kemal ile namütenahidir...
~~ 47 ~~
Sabretmek, musibetin en büyük düşmanıdır.
~~ 48 ~~
İsrafın eli sarayı meyhane, gülşeni virâne yapar.
~~ 49 ~~
Cemiyetsiz dinlerin, dinsiz cemiyetlerin hayatı devam etmez.
~~ 50 ~~
İman yolunda her şeyimizi feda edebilmeyi göze almak, her şeye sahip olmak demektir.
~~ 51 ~~
Fikrî ve bedenî davranışlar rûhun atâletine mânî olur.
~~ 52 ~~
Körler için nur ile zulmeti ayırt eden bir göz sahibi lazımdır.
~~ 53 ~~
İlim ile yükselenler cehaletle mağlûp edilemezler.
~~ 54 ~~
Elem ile lezzetlenen gönüller ebedî sürûra nâil olurlar.
~~ 55 ~~
Başlangıcı olmayan, sonu olmayandan başkası değildir.
~~ 56 ~~
Erkek, erkekliğinden rüşvet verdikçe kadın, kadınlığına döndürülemez.
~~ 57 ~~
Uykudan uyanan bir kimse ilk önce hâlini görsün, sonra etrafına baksın.
~~ 58 ~~
İnsan, fani âlemden göçeceğini düşünse, bu düşünce kendisine insan olabilmesi için kâfi bir intibah verir.
~~ 59 ~~
Aklı olanların fikirleri de vardır.
~~ 60 ~~
Namlusunu yırtarak çıkan mermi hedefine varmadan düşüverir.
~~ 61 ~~
Samimiyet, gönül bahçesinde açan muhabbet denilen gül çiçeğinin en gümrah goncasıdır.
~~ 62 ~~
Ham aklın nazarı zerreyi şems, şemsi zerre; katreyi umman, ummanı katre sanarak karıştırır. Nazar-ı velâyet katrede ummana dalar, bazan boğulur. Nazar-ı nübüvvet kudsiyedir, zerreden şemse-şemsden zerreye sür’atle seyreder. Zerreyi zerre, şemsi şems olarak gizli hikmetleri ve derin hakikatiyle görür.
~~ 63 ~~
Ahlâk ve îman, insanın sırrının sırrı iken tezahürleri çok zaman her göze görünür derecede barizdir.
~~ 64 ~~
Selâmet-i kalp üzere olmayı dileyenler saîdlerin yolunu takip ederler.
~~ 65 ~~
Arzularının midesi, sofra-i rahmet vüs’atinde genişleyebilen insanı ancak Allah’ın (c.c.) rızası doyurabilir.
~~ 66 ~~
İnsanların bir kısmını, aklı kendisiyle yâr, çoklarını şeytana uyar buldum.
~~ 67 ~~
İyiliğin iyi olmadığı vaki değildir.
~~ 68 ~~
Haramı düşünerek akla, yalan söyleyerek lisana, gaflet ederek imana ziyan veririz.
~~ 69 ~~
Fırsatların doğuracağı mânâ çocuğunu kucaklamak için gayretli olmak şarttır.
~~ 70 ~~
Günahlarını şiirleştirmiş, şarkılaştırmış bir cemiyet patlamak üzere olan kokmuş bir lâşedir.
~~ 71 ~~
Üveys ile deyyûsun mücerretliği cennet ile cehennemin farkını gösteriyor.
~~ 72 ~~
Hakikatler, bir kısım insanlara kisve-i hayaliye içinde kısmen gösteriliyor.
~~ 73 ~~
Fıtrata uygun her davranış kemalâta bir adımdır.
~~ 74 ~~
İlmî ölçülerle hedefi gösterilmeden tahrik edilen şuurun, kör bir kurşun gibi nerede duracağı belli olmaz.
~~ 75 ~~
Eğer insanın kalp gözü aniden açılıverse temevvücat-ı şuuniyenin her biri için “Ya aklım olmıyaydı, ya dehre gelmiyeydim” demek zorunda kalır.
~~ 76 ~~
Kitabî ümmetlerin kitap ve okumakla ilgilerini azaltmaları onları yıkılışa götürür.
~~ 77 ~~
İmtizac-ı maneviye sayılan ruhî bağdaşmaların husulüne medar olan hüsn-ü muaşeret, hayat-ı içtimaiye şeceresinin kökleri ve gövdesi yerindedir.
~~ 78 ~~
Fikrî hayâtı tam gelişmiş bir kimse nâil olduğu bu nimeti hiçbir maddî zenginlikle değişmez.
~~ 79 ~~
Cenab-ı Hak (itimadlarını kaybetmezlerse) sıkıntıda olan mü’minleri mesrur kılar.
~~ 80 ~~
Her velinin kendine has bir sırrı vardır. O sır kendi için bir inayet-i hassadır.
~~ 81 ~~
Tam sâfiyet (ilk nazarda) insana ahmaklık şeklinde görünür.
~~ 82 ~~
Millî şuurun canlılığı ancak hâkimiyet-i İslâmiye ile te’min edilebilir.
~~ 83 ~~
Zulm ile yumruklayan, kahırla tekmelenir.
~~ 84 ~~
Dinî şuurdan neş’et etmeyen millî şuurun, veled-i zînâlar gibi kimlere baba diyeceği belirsizdir.
~~ 85 ~~
Görsünler diye bir iş yapanlar gösterilerek cezalandırılır.
~~ 86 ~~
Acınır bir kimseye ki; düşünür, yaşamaz.
~~ 87 ~~
Tarlada biber ekenin evinde ağzı acır.
~~ 88 ~~
Göz gözün, söz sözün, yüz yüzün aynasıdır.
~~ 89 ~~
Selâm, şümûllü bir duadır. Her güzel amel gibi onun da niyeti var.
~~ 90 ~~
Hakiki güzellik, nazar-ı şehvetin ölçüsü ile bilinen ve nefsanî arzuları tahrik eden (insanın muayyen yaş devreleri içinde) kan kuvveti ile tezahür eden güzellik değildir.
~~ 91 ~~
Yollar, hem uzaklığın hem yakınlığın işaretidir.
~~ 92 ~~
Cemiyetlerde gününde icra ve infaz olunmayan adaletli bir hüküm, bilâhâre tatbik edilirken zulümle yer değiştirir.
~~ 93 ~~
Elin kârda, dilin ikrarda, gönlün yârda olsun!..
~~ 94 ~~
İnsanoğlu, ipin çözemediği düğümünü çeker koparır.
~~ 95 ~~
Mîde, hazmedemediğini kusar.
~~ 96 ~~
Gerçek muhabbet, şiddeti nispetinde sevenle sevileni güzelleştirir.
~~ 97 ~~
Cüz’îler küllîleşmezse tatmin edici nûru veremezler.
~~ 98 ~~
Hakîmin hikmetleri her zerrecikte zuhura geliyor. Akıl onu çözmeğe çalışırken sır noktasında düğümlenip kalıyor.
~~ 99 ~~
Keskin nazar, hakikat-i eşyaya nüfuzu olabilenindir.
~~ 100 ~~