بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيْمِ

Takdim

Çok muhterem muhataplarım,

Bu “Nurlar Hakkında Düşüncelerim” başlığıyla yazdıklarımı kalbî ürpertilerle kaleme aldım. Anlıyordum ki nurların tarifi, tavsifi, senâsı büyük bir meseledir. Ben kendimi bu hususta çok zayıf ve âciz buluyorum. Ancak bu çapta Kur’anî bir telemmuatın yine Kur’an hesabına değişik lisanlarla farklı görüş sahipleri tarafından bir hakperestlik olarak tanıtılması hizmeti, ihmale gelmez. Herkes biliyor ki Allah’ın (c.c.) izniyle kul kuldan ve her biri yine Allah’tan (c.c.) istifade ediyor. Fikir ve ilim sahiplerinin bir eser hakkındaki mülâhazaları, o eserin hakîkatına gölge düşürmez. Bilakis meşrep ve meslekleri farklı kimseleri cezbe vesile olabilir. Elli yıl kadar önce şehit bir kardeşim tarafından gelen bir soru karşısında ona “Nurlar için öyle çalışmalar olacak ki onunla ilgili yazılan kitaplardan istifade edenlerin kitaplarından kütüphaneler dolacak.. Yayınevleri kurulacak.” demiştim. Şimdi de Nurlar etrafındaki pek çok kahramanların kesif faaliyetleri, derslerinin ve hakîkatlarının helezonik, harikulade yayılışı açık şahitlerdir. Her zaman da böyle parlayacak. Eğer muktedir olsaydım bin sayfalık kitaplarla tavsife çalışsaydım Nurlar için çok sayılmazdı. Bu yazdıklarım benim çapımda anlayışımın akisleridir. İçinde istemiyerek kusurlu ifadeler de bulunabilir, bu ifadeler başkalarını mesul etmez. Benim için de Rabbim zaafıma nispet ederek affeder ümidindeyim. Yıllardır ders arkadaşlarımla bu hususları müzakere etmişiz. Onların anlayışıma ve cesaretime destek olmalarından minnettarlık duyuyorum. Her birine himmet ve gayretlerinden kuvvetli dualarından dolayı da müteşekkirim. Bilvesile muttali’ olan herkesten duâ talep ediyorum.

Selam ve Hürmetlerimle..

Ahmed İhsan Genç

İstanbul, 2005

Nurlar’dan şahsi istifadeler için

Tederrüsün

Tedeyyünün

Teallümün

Tederrücün

Tefekkürün

Tefehhümün

Tezekkürün

Tefeyyüzün mahiyetine

“tarz-ı nazar” mizaniyle bakmak lazım gelir.

~~ 1 ~~

Kur’an Nurundan parlamış olan Nurların metodolojisi tedris usûlü, neşir sûreti de tamamiyle kendi içindedir. Orijinal yeniliği, kadim, saf zenginliği yeni yeniliklere ihtiyaç göstermediği gibi, belki kabul de etmez.

~~ 2 ~~

Ümmetin manen ihyası, elbette dinin ihyasına bağlıdır. Dinin ihyasının da en büyük medarı, Nûr-u Kur’an’ın intişarına, ulûm-u imaniyenin tahkimine dayanır.

~~ 3 ~~

Nurlar ulûm-u imaniyede usûl seviyesinde hakîkatların cevherleridir. Onun cerh edilmez aklî bürhanları kat’î delilleri karşısında şeytan da firar etmiştir.

~~ 4 ~~

Nurlar ibham, ihfâ ve sırları içinde hakîkatları daha bariz gösterir.

~~ 5 ~~

Nurlar, ilim ve fikir hayatının kapısını kapatmaz... Önünü açar, meydanını genişletir.

~~ 6 ~~

Nurlar, saf ilhamların hangi yüksek makamında parlıyor ki ona isim bulamıyorum.

~~ 7 ~~

Nurlar için tedkik ve tahkike dayanarak (bütün ulûmun fevkinde) hakâyık-ül hakâyıktır demekten hiç perva etmiyorum.

~~ 8 ~~

Nurlar fazla veya eksik kelimelerle uyuşmaz. Metninin muhafazası, her türlü tebdil ve tağyire karşı vecibedir.

~~ 9 ~~

Gençliğimden beri yüzlerce, belki daha çok kitaplar okudum.. Müellefat içinde Nurlar’dan daha güzelini, daha zenginini, daha bereketlisini, daha doyurucusunu (hem de hiç arızasız olanını) bulamadım.

~~ 10 ~~

Beşeriyet âleminde kemâl-i imana terakki etmiş milyonlarca mü’minler Nurlar’ın kesafetsiz nuraniyetini, hakkaniyetini tescil ediyorlar, tasdik ediyorlar… “Bu muhteşem avn-i ilahînin şahitleriyiz” diyorlar.

~~ 11 ~~

İstisnasız bütün meslekler, tarikatlar, mezhepler, dinler mensupları âlem vüs’atinde Kur’anî bir meşher olan Nurlar ummanından her türlü taassubu geride bırakarak istifadeye koşmaları lazım gelir. 

~~ 12 ~~

Nurlar hazinesinden dünyaları için bir şeyler alanlar kendilerine çok yazık etmişlerdir.

~~ 13 ~~

Ümmetin fikir hayatının taze ve taravetli en güzel meyvelerinde Nurlar’ın aşısı görünüyor.

~~ 14 ~~

Asırlar içinde en dehşetli, en korkunçlarından olan Âhir Zaman fitnesinin bütün şiddetiyle hücum ettiği, ekser nefislerin zincirini kırdığı zamanımızda başta Anadolu insanı olarak İslam âlemi, belki bütün beşeriyet Nurlar’la manevi bir nefes alıyor.

~~ 15 ~~

İrşad ve tefeyyüzde en müstesna güzelliği, hususan izzet-i insaniyeye en yakışır tarzı Nurlar dersinde buldum.

~~ 16 ~~

Nurlar hangi kitapta kimin ağzında bulunursa bulunsun o nuraniyetiyle kendini belli eder.

~~ 17 ~~

Nurlar’dan gözleri kamaşan huffaş mağaralarına kaçsınlar.

~~ 18 ~~

Nurlar dairesi ondan istifadeye çalışan samimiler için koruyucu bir şemsiye, musibetlere karşı bir paratonerdir.

~~ 19 ~~

Nurlar okyanusuna dalanlar küfür ve dalaletle boğulmaktan kurtulmuş olarak sahil-i selamete çıkarlar.

~~ 20 ~~

Nurlar müntesibînine harekâtı, istiklâliyeti, mükemmel yaşamayı ders veriyor. Asrın ehlini izzet-i insâniyeye terakki ettirmek için mânîleri bertaraf ederek, yolları açıyor.

~~ 21 ~~

Nurlar’a instisap öyle külli ve vüs’atlidir ki başka intisaplara ihtiyaç bırakmaz. 

~~ 22 ~~

Nurlar, ciddiyetli taliplerini ilim ve hakikatın arşına çıkarıyor..

~~ 23 ~~

Nurlar sema-yı Kur’an’ın rahmetli bulutlarından akıl ve kalplerin bahçelerine iniyor... O bahçelerde ne çiçekler, ne Muhammedî (a.s.) güller yetişiyor.

~~ 24 ~~

Nurlar zulümlerle 5-10 haneli köylere, Yusufî medreselere hapsedilerek halklardan gizlenirken şimdi âlemşümûl zaferini tescil ettiriyor.

~~ 25 ~~

Nurlar dersinden istifadeler öyle doyurucu ve müessirdir ki irşad vasıtalarının hiçbirisine ihtiyaç bırakmaz.

~~ 26 ~~

Nurlar hak hakîkatından feyizler ve istifadeler kapısını açacak sır, ihlas ve samimiyettir.

~~ 27 ~~

Nurlar’ın hayatımızdaki yerini iyi bilmeliyiz… Bizi bakiye taşımakla kalmıyor, fâni hayatımızın da her noktasına nüfuz ediyor... Belki nurlarla bütünleşiyoruz.

~~ 28 ~~

Nurlar, yakınlaşanları manevi bir ticaretin pazarına çeker, içine girebilenleri istikbal âleminin zenginleri yapar.

~~ 29 ~~

Nurlar öyle üst seviyede ilahi bir mevhibedir ki hiçbir kusur müfettişi onda kudsi hakâyıka ters düşen bir cümlecik bulamaz.

~~ 30 ~~

Nurlar’la terakkinin hızını ölçen bir alet görmedim.

~~ 31 ~~

Nurlar dersleri içinde sırların ve hakâyıkın tam inkişafiyle eşhasa intisabın zarureti bertaraf edilmiştir. Hakikaten tecdîdin en nihaî mertebe-i kemâlinde tezahürü böyle cereyan etmiştir.

~~ 32 ~~

Nurlar’dan telammu’ eden hakâyık ile feyizlenen bir mensup talebe Kur’an-ı Azim’in has harîmine dahil olmakla, istihdamla hıfza mazhar oluyor.

~~ 33 ~~

Nurlar’ın şahs-ı manevisi umum kümmelînin önüne geçti… Mucize-i maneviye-i Kur’aniye olarak te’yid ve tasdik edildi.

~~ 34 ~~

Nurlar derslerinden bütün duygularımızın istifadeleri silinici değil kalıcıdır. Bu Nurlar kalplere, sırlara ve ruhlara manevi lazer ışınları gibi tesir eder.

~~ 35 ~~

Nurlar içinde İsm-i Adl ve İsm-i Rahîm cilveleri de görünüyor.

~~ 36 ~~

Nurlar dairesine zulmetin sirayeti yoktur.

~~ 37 ~~

Kim ne derse desin… Nurlar’a intisabım şerefim ve iftiharımdır… İlahi bir mevhibe olduğundan da hiç şüphem yok...

~~ 38 ~~

Nurlar’ı tutan tutulur, kucaklayan kucaklanır… Onunla karanlık kafalar aydınlanır, kalplerden ışıklar fışkırır.

~~ 39 ~~

Afak-ı İslam’ı zulmânî karanlıkların kapladığı bir zamanda zuhura gelen Nurlar artık bütün beşeriyeti kucaklıyor.

~~ 40 ~~

Nurlar’la ziynetlenenlerin güzelliği mezarda, berzahta, mahşerde de zail olmaz.

~~ 41 ~~

Nurlar’ın, güzelliklerin ve güzelin tavsifini en güzel yaptığına şahidim.

~~ 42 ~~

Nurlar bahçesine girip de çiçeklerini koklamayan, meyvelerinden yemeyen, gölgelerinde dinlenmeyenleri görmedim.

~~ 43 ~~

Nurlar en ileri derecede ilim ve tefekkürün kapılarını açmakla (müstaidler için) Hakîmin tekvînî ve tenzîlî mektuplarını okutur.

~~ 44 ~~

İmanî faziletler en tatlı, en bereketli meyvelerini Nurlar ağacında verir.

~~ 45 ~~

Nurlar, hakkında tanıtıcı, beliğ ifadeler tahkiksiz, taassup ehli, belki muhakemesiz kimseler tarafından mübalağa zannedilir.

~~ 46 ~~

Nurlar’dan istifadeler, Âhir Zaman fitnelerinin dehşetinden şiddetlenen ihtiyaç sebebiyle üzerimize mucizevârî bir rahmet suretinde iniyor.

~~ 47 ~~

Nurlar’a evet, yüz kere evet, bin kere evet… Taassuba katiyen hayır.

~~ 48 ~~

Nurlar’la hayatını ve istikbalini nurlandıranları en bahtiyar görüyorum.

~~ 49 ~~

Yıllardır çözemediğim pek çok (imanî, İslamî, içtimaî hatta siyasî) problemleri Nurlar içinde anlaşılır derecede neticelendirilmiş buldum.

~~ 50 ~~

Nurlar’ın üstadlığına, rehberliğine, ağabeyliğine, mürşidliğine razıyım… Onun ilahî bir mevhibe,

bir urvet-ül vüskâ olduğuna itikadım var.

~~ 51 ~~

Nurlar nimetinden istihdamen de iktisâben de feyizler, istifadeler vardır.

~~ 52 ~~

Nurlar imana, ihsana, rızaya, cemale cezbeden ilahî bir mıknatıstır… Her kabiliyet için de onun çekeceği maden cevherleri vardır.

~~ 53 ~~

Nurlar, öyle izzetli bir makamdadır ki onun derslerini gramer veya sadece lisan bilgisine dayanarak açıklamaya, izaha teşebbüs ciddi bir hürmetsizliktir.

~~ 54 ~~

Mehdiyyetin zarfındaki ziynetle oyalananlar mazrufundaki ihtişamlı Nur’dan nurlanamadılar.

~~ 55 ~~

Âlî ruhlar imanın bütün güzelliklerini, ziynetlerini, cennetlerini Nurlar derslerinde buldular… Bununla kanaat ediyorlar.

~~ 56 ~~

Büyük efendilerimizden Hazreti Ali (r.a.) Nurlar için “Hazine-i Ulûm” diye sena buyurduğunu zannediyorum.

~~ 57 ~~

Nurlar, Kur’anî Kevserden dolu dolu içirdiği halde sekir ve sarhoşluğa, meczubiyete düşürmüyor, sahvede tutuyor.

~~ 58 ~~

Nurlar’ın her risalesinde büyük bir hazine vardır. Her nükte, hikmet ve hakikatının da müstesna mücevherler olduğunda hiç şüphem yok.. Bunlarla alışveriş yapanlar hemen teyit ederler, tasdik ederler.

~~ 59 ~~

Nurlar’ın taşıyıcısı, vesileleri, zarfı, şerhi ve izahı da nurlardan olmak lazım, ondaki nuraniyet bunun için müsaittir.

~~ 60 ~~

Nurlar bir manevi şahsın kucağına sığmayacak kadar vüs’atli ve şumûllü idi. Bundandır ki bir şahs-ı manevinin üzerine indi.. İstifadeler âlem-i insaniyet çapında devam ediyor.

~~ 61 ~~

Cenâb-ı Ali Efendimiz’in “sırran tenevveret” mesajları (emr-i istihbabîleri) başımız üstünde bulunmasaydı Nurlar ve mazhar-ı Nur hakkında neler söyleyebilirdik? Balâ pervazane harekete iznimiz yok.

~~ 62 ~~

Nurlar, müessiriyet ve sür’atinde taliplerini yetiştiren, maksad-ı aksâsına ulaştıran başka bir ders ve yol bilmiyorum.

~~ 63 ~~

Asrın insanında takdir hissi çok zayıflamış olmasaydı Nurlar için dünyanın bütün ilim ve fikir adamları birer kitap yazarak bu haşmetli mevhibeyi alkışlayacaklardı...

~~ 64 ~~

Nurlar dairesinde, kafayı bozmuş, tedaviye muhtaç olmuş çok kimsenin (sıcak kardeşlik münasebetiyle) şifaya ve huzura kavuştuğuna şahit oldum. Bunlardan bazıları “hayatım kaydı… maddi manevi yıkıldım, mahvoldum” diyorlardı.

~~ 65 ~~

Günahsız, saf bir hizmet sana teklif edilirse onu Allah'tan (c.c.) bil ve benimse… Belki istihdam olunuyorsun… O hizmetin mahiyetinde parlayan nurları göremeyebilirsin… Sakın gafletle reddedip treni kaçırma.

~~ 66 ~~

Kerametlerin belki istifade edilen nimetler sayısınca nevileri olsa da “Keramet-i İlmiye” en üstünüdür. Nurlar tamamiyle bu mahiyette zuhura gelmiştir... Mucizât ile tefriki zordur.

~~ 67 ~~

Bir zamanlar Nurlar’la irtibatını temin etmeğe çalıştığım muhtaç kimselerin, sonraları beni Nur hizmetinde zayıf bulduklarını görerek seviniyordum. Demek onlar zengin oldular, servetleriyle benim gibi zayıf ve fakirleri satın alacak duruma geldiler, terakki ettiler, mübarek olsun… Asla haset etmiyorum, alkışlıyorum.

~~ 68 ~~

Müdakkik ve mütebahhir ulemadan Müftî Hafız Ali Efendi bir gün “İhsan Paşa, Cenâb-ı Said radıyallahu anh hazretlerinin âsârındaki ifadeler onun ağzına layıktır… Sahib-i selahiyet olmayan bir kimse bu sözleri söyleyemez” buyurmuşlardı.

~~ 69 ~~

Nurlar öyle nurlu bir şeceredir ki kurumuş budanacak dal ve çubukları yok.. Sararmış dökülecek yaprakları yok… Solmuş çiçekleri yok... Çürümüş meyveleri yok...

~~ 70 ~~

Nurlar içinde bir gül destesi gibi en doyurucu, bediî duyguları gaşyeden, terennümü dimağî zevkleri canlandıran, musiki nağmelerini kıskandıran edebî cümleler vardır. Onu layık olduğu bir sesle okuyabilen andelîbin terennümünü aratmaz.

~~ 71 ~~

Nurlar yıldızlarından başına bir taç yapan kimse manevi âlemde gerçek bir tâcidar olur. Ona cennete kadar bütün menzillerde melekler refakat ederler.

~~ 72 ~~

Nurlar iman ve tevhid esasları üzerinde tahşidat, tahkimat yapan (en yüksek seviyede) ilahi mevhibedir. El-hak muazzam ve berrak bir ilham olmakla müstesna bir metindir… Mefhumları, meanîsi gibi kelimeleri, elfâzı, edebi tanzimi de kudsîdir denilebilir.

~~ 73 ~~

Nurlar’ın iman için yaptığı tahşidat ve tahkimatını görüyorum da büyük hayranlık duyuyorum… “Bundan istifade eden imanlar hiçbir şeytanın bombardımanıyla yıkılmaz” diye şükrediyorum.

~~ 74 ~~

Ne zaman ki itikadım, imanım hususunda kendimde bir endişe, bir korku hasıl oldu… Çözemediğim, izah edemediğim, cevabını bulamadığım, sormaya da sakındığım problemlerle karşılaştım, işte o zaman Nurlar imdadıma yetişti.. Endişelerim zail oldu... Aradığımı bulmuştum.

~~ 75 ~~

Nurlar, bâtıllarla yayılmaya çalışan taassubun, inhisarcılığın önünü kesmiş, belini kırmıştır.

~~ 76 ~~

Nurlar akıl, fikir ve kalp hayatının, istidadat-ı insaniyeyi nurlandırmakla muattal kalmalarını bertaraf etmiş… Bütün imanlı istidatlara “ileri arş” emrini vermiştir.

~~ 77 ~~

Nurlar, bütün insanlığa hitap ediyor da adeta “Ey yatanlar ne yatıyorsunuz, istidatlarınızı saadet-i dâreyn hesabına işlettiriniz... Anahtarı nurlarda var… Tılsımların şifreleri çözülmüş, problemler halledilmiş” diye anons yapıyor.

~~ 78 ~~

Nurlar hakikatını sair manevi meslekler tarzında makam-ı tefeyyüzde bulunan bir manevi şahıstan almaklığım icap etseydi, çok zorlanacaktım, mizacımla uyuşmayacaktı. Onun (asrın iktizasıyla) bir şahs-ı maneviden dersini almak ruhum için hem çok rahat, hem sevimli olmuş, belki bu ilahi yardımla nefsim de isyandan korunmuştur.

~~ 79 ~~

Nurlar mesleğinde skolastik batağının çamuru yoktur.

~~ 80 ~~

Nurlar suretinde intişar ve nüzul eden hakaikten ileri derecede istifadeler istihdamen olduğu halde onun rahmet hazinelerinden açılmış bir Kur’anî kapı olduğunu basiretle görüp teveccüh etmek lazım gelir. Ulûm-u âliyede kemal ve ruhen, kalben tefeyyüz için de ona gerçek bir surette kat’iyetle intisap edilmelidir.

~~ 81 ~~

Nurlar’ın gıdaları ve meyveleri, hatta meyvelerinin meyveleri zamanımızdan taşacak… İlim ve fikir harmanları, çarşıları onun mahsûlatı ile dolacak.

~~ 82 ~~

Nurlar... Ulûm-u imaniye ihtiyacı için müstakbel bütün asırları kucaklar.

~~ 83 ~~

Nurlar’la yapılan iman ve tevhid hizmetinde irtidatlara, mütemerrid inkar felsefelerine karşı yalnız Kur’an’ın katî bürhanlarından tamamiyle nurani olan elmas kılınç istimal edildiğinden hiçbir silahla ona karşı konulmaz. Âlem vü’satindeki zaferini kimse önleyemez.

~~ 84 ~~

Bundan elli beş sene önce Nurlar’ın hakiki mümessili manevi şahsiyeti ile görünerek aciz muhibbine “öylece devam et” diye emrettiği zaman imanın büyük zaferinin hem kat’î hem yakın olduğunu anlamıştım.

~~ 85 ~~

Her kitabın her meselesi herkesi ilgilendirmeyebilir. Nurlar hakikatında “belki ilgilendirmez” diyebileceğim bir cümlecik yok...

~~ 86 ~~

İman Kur’an yolunda ilim ve marifete müteveccih bir hizmetin en dar en küçük dairesini de hafife alan “...uzamaz, kısalmaz.. neticesi ne olabilir ki?.. Heh... Heh... diploma mı verecekler?.” diye istihza edenlerin cevabını Rabbim verecek… Böyleleri için acımalıyız. “Allah, basiret versin, hidayet etsin” diye dua etmeliyiz.

~~ 87 ~~

Nurlar’dan gözlerin, gönüllerin, akılların, ruhların ve bütün duygularımızın hissesi var. Ona yaklaştıkça, içine girdikçe daha çok hissedar oluyoruz. Manevi zenginliklerin kapıları bizlere açılıyor. Sultanımızın kulluğunu seviyor, lezzet alıyoruz, şevkle doluyoruz... Şükürler ediyoruz.

~~ 88 ~~

Hukuk-u İslamiyede aynî farzlar gibi mes’eleler yerine oturmuş, esaslar üzerinde icma’ hasıl olmuştur, itikadî rükünler ve ibadet meseleleri de böyledir… On dört asırdır ananesi teşekkül etmiş, ümmet tarafından kabul edilmiş… Teslimiyet gösterilmiştir. Kemkümcülerin zevzeklikleri ona zarar veremez… Bundandır ki Nurlar tevhidin anlaşılmasına, imanın tahkîkine ve inkişafına sevk ediyor.

~~ 89 ~~

İman ve tevhidin takyîdi, tahkîki, kemâli, anlaşılması hususunda Nurlar ilham-ı ilahi suretinde ihtiyacı tamamiyle karşılamakla başka söze hacet bırakmıyor.

~~ 90 ~~

Doğrusunu Allah (c.c.) bilir... Nurlar, sünûhat, tulûat, fütûhat, küşûfat, işârat ve ilhamatın muhtelif mertebelerinden ilahi mevhibe sûretinde zuhûra gelmiştir… İsm-i Hakîm, ism-i Kadîr’in, ism-i Rahman İsm-i Rahim, İsm-i Nur'un mücellâ bir aynasıdır… Belki kâmil bir mazharıdır.

~~ 91 ~~

Nurlar okyanusunun sahili bulunmadı, dalga boyu ölçülmedi.

~~ 92 ~~

Nurlar dairesinde ibadetlerin kimyası olan duâların en güzellerini, en devamlısını, en câmi’ini, en müessirini, en muvaffakını icra olunur gördüm.

~~ 93 ~~

Nurlar, lisana getirdiği güzellik ve kazandırdığı zenginlikle Türk dilinden, Türk insanından alacaklıdır.

~~ 94 ~~

Nurlar için yapılan senalar mübalağa değildir. Onun her huzmesi maneviyat atmosferinin bir yıldızı sayılır.

~~ 95 ~~

Ömürlerinin 40-50-60 yıllarını geçirdiği halde kendilerini yetiştirmek için bir vesile arayışı içinde olanlar var… Nurlar dersine yakın olsalardı fıtratlarına en uygun yolu (tam bir güvenlik içinde) çoktan bulmuş olacaklardı...

~~ 96 ~~

Nurlar kapalı kapıları çalar, girilmeyen kalplere girer, açılmayan istidatları açar, şualarıyla göz kamaştırır.

~~ 97 ~~

Nurlar’dan istifadelerin külfeti en az, nimeti en çok...

~~ 98 ~~

Nurlar kendisine samimiyetle yaklaşanları hayata taşıyor, manevi hayata taşıyor, ebedi hayata taşıyor, hakiki insana taşıyor, kemâle taşıyor.

~~ 99 ~~

Nurlar dünyası, zahiren bu dünya içinde bulunmakla beraber ehl-i dünyanın dünyasına nisbeten meleklerin, ruhanilerin dünyası (âlemi) gibi çok farklı bir dünyadır… O dünyada her türlü fani şeylere istiğna vardır...

~~ 100 ~~

Nurlar madeninden çıkarılan cevherlerin pazarı âlem çapında geniştir. Her muhitte onun müştak müşterileri vardır.

~~ 101 ~~

Nurlar her türlü musibet ve afata karşı koruyucu şemsiyemiz olduğu halde Ona olan kuvvetli ihtiramımız sebebiyle dünyevi, fâni maksatlarımız için vesile yapmamaya, belki alet etmemeğe hassasiyet gösteririz.

~~ 102 ~~

Nurlar’dan istiğna olmayacağı gibi doymak da yoktur.

~~ 103 ~~